"Çünkü insan, birey olarak yalnız kendi kişisel hayatını değil, aynı zamanda, bilinçli veya bilinçsiz olarak, kendi çağının ve çağdaşlarının hayatlarını da yaşar..." (Hilmi Çetin)

 Thomas Mann'ın 'Büyülü Dağ' romanında geçen bu cümle her insanın
yaşamı boyunca sadece kendi içindekileri, kendi hislerini değil içinde
bulunduğu toplum ve o çağın özelliklerini de yaşayacağını
belirtmektedir.İnsan bilmeden de olsa bulunduğu çağın özelliklerini içinde
taşır ve o çağın öne çıkmış insanlarından etkilenir.
Bu söz bir nevi kültürü de yansıtır içinde bulunduğumuz kültürün
özelliklerini taşır ve o kültürü yaşatan insanları rol model olarak
görürüz.Örneğin Orta Çağ'da felsefi konuda din daha etkili olduğu için
insanlar da bu dönemde bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde dine hayatlarında
yer vermişlerdir.Günümüzde de içinde bulunduğumuz teknolojik ve yenilikçi
çağı istemesekte yaşıyoruz ve bu çağdan kaçamıyoruz.Çünkü bu yenilikleri
reddetmemiz durumunda toplumdan soyutlanmış bir bireye dönüşürüz ve bu
da zamanla bizi depresyona ve yalnızlığa sürükler.
Son olarak bana göre bu cümle şuan yaşadığımız döneme bizi
isteyerek veya istemeyerek bu çağın özelliklerini taşımamızı zorladığını
anlatıyor.

Yazar:Hilmi Çetin 139

Comments

  1. AnonymousDecember 12, 2024 at 8:04 AM

    Ellerine sağlık hilmi çok güzel olmuş bende senin yorumuna katılıyorum.

    ReplyDelete

Post a Comment

Popular posts from this blog

Bu Bir Cinayettir (Defne Ada Akagündüz)

 Ahmet, kör olduğunu bildiği Mehmet’in bir uçuruma doğru yürüdüğünü görüyor, ama ondan hoşlanmadığı için aşağıya yuvarlanmasına göz yumuyor. Bu cinayet sayılır mı?  Öncelikle soruda bize verilen bilgilerin doğru bir çıkarım yapmak ve kesin bir yargıya varmak için fazlasıyla yetersiz kaldığına değinmek istiyorum. Ne Mehmet ve Ahmet'in geçmişleri, karakterleri, hayata bakışları, etik değerleri hakkında herhangi bir çıkarım yapamıyoruz. Bu bilgilerin bize gerekmesini başka bir etik problemi olan ve fazlaca popüler de olan tramvay problemiyle basitçe açıklamak istiyorum. Söz konusu problemde siz makasçı oluyorsunuz ve vermeniz gereken tek bir karar var; Treni gittiği yoldan diğer yola geçirmeli miyim yoksa müdahale etmemeli miyim? Fakat bu kararı verirken bilmelisiniz ki trene müdahale etmezseniz normalde orada bulunmaması gereken beş kişiyi veya trene makas degiştirtip aslında yanlış bir şey yapmamış olan diğer yoldaki tek kişiyi ölümüne sebep olacaksınız. Bu durumd...
Read more

Yoksulluk, Pandemi vs. İle Karşılaştırıldığında, Çevre Konusu Daha Büyük Bir Kriz Midir? (Senem Eltun)

Dünyada fakirlik, işsizlik, hava kirliliği, taciz, ırkçılık, şiddet gibi yüzlerce sorun var. Şuan da Dünyada ki en büyük sorun ne diye araştırdığımızda cevap olarak karşımıza su, toprak, hava kirliliği gibi çevre sorunları çıkar. Ben de bu yazımda çevre sorunlarının mı yoksa sosyal veya ekonomik sorunlarının mı daha büyük bir kriz olduğu hakkında fikirlerimi belirteceğim.     Çevre sorunları yıllar boyunca süren, sürmeye de devam edecek olan ve tum insanlığı etkileyen sorunlardır. Bu çevre sorunları insanlar ve hayvanlarda da hastalıkları ortaya çıkarır,  bazı türlerin ve onların yaşam alanlarının yok olması gibi sorunlara yol açar.      Pandemi , yoksulluk gibi sosyal veya ekonomik sorunlar ise belirli bir dönem süren ve bazı kesimleri etkileyen problemlerdir. Ne kadar belirli bir kesimi etkileserde   insanların hayatlarını tam kökünden etkileyebilirler. Bu etkileri psikolojik veya fiziksel hastalıklar, iletişim eksiklikleri, günlük veya kişisel ihti...
Read more

Akıl (veya bilinç) İnsan Türü İçin Bir Yara mıdır Yoksa Bir Nimet mi? (Şerifegül Tongul)

 Akıl insan türü için bir nimettir. Çünkü akıl bir insanı insan yapan en önemli hatta yegane şeydir. Aklın insan ırkına çeşitli faydaları vardır. Bunlardan ilki kendi kararlarını verebilmesidir. Tabii ki hayvanlar da karar verirler ancak doğru ya da yanlış olarak değerlendirip bir sonuca varmazlar. Yani mantık çerçevesi içinde değil sadece istedikleri için yaparlar. Ancak insan türü davranışlarını doğru ya da yanlış olarak değerlendirir ve bu doğrultuda hareket eder. Burada bahsettiğim doğrular kişiden kişiye değişebilir ancak anlatmak istediğim insanın kendi doğru ve yanlışını belirleyebilmesidir. İkinci olarak akıl insanlığın ilerleyebilmesini sağlar. Çünkü akıl insana sorgulama yeteneğini kazandırır. Böylece insanlık doğada olup bitenleri çözerek türlerini ilerletebilirler. Ancak bazı insanlar akıllarını kendi türlerini ilerletmek için değil de diğer canlılara zarar vermek için kullanabilir. Bu aklın yanlış kullanımı olur. Üçüncü olarak insanlar, bir gün sonlarının geleceğini ya...
Read more